1.Baskı - Ekim 2009
Merhaba sevgili kitap
kurtları,bu yazımda sizlere Şair Süleyman Çobanoğlu’nun kaleminden çıkan ve
Profil Yayınları tarafından basılan ‘‘Hudayinabit’’ adlı şiir betiğini
tanıtmaya çalışacağım.
Çobanoğlu’nun şiir
betiğine adını veren ‘‘Hüdayinabit’’ sözcüğü kendi kendine yetişen anlamına
geliyor. Betiği elime aldığımda aklıma ilk şu soru geldi: Acaba Çobanoğlu kendi
şiirlerini hüdayinabit olarak tanımlamış mıdır? Betiği okuduğumda bende oluşan kanaat
şudur ki! Böylesine güzel şiirler bir hüdayinabit olamaz. Emek ister, yaşanmışlık
ister, acı ile büyütülmek ister…
Çobanoğlu’nun şiirleri yaşanmışlık toprağında
emek ile sulanıp; acı ile özenle büyütülmüş bir çiçektir. Yeri gelmişken
söyleyeyim: betiğin kapağındaki sarı renkli çiçek her ne kadar hüdayinabitliği
sembolize etse de, betiği okuduktan sonra o sarı renkli çiçek kendi kendine yetişen
bir dağ çiçeği olmaktan çıkıveriyor ve bin
bir emek verilerek büyütülmüş bir şiir buketine dönüşüyor.
Betik içerisinde en çok
sevdiğim şiir betiğin 105. Sayfasında yer alan ‘‘Tekfurun
Kızı’’ adındaki şiir. Belki de en çok o şiirde kendimi bulduğum için
seviyorumdur bu şiiri…
Yazımı burada şairin
dizeleriyle bitirmek istiyorum. Zira bir ortamda şiir varsa düz yazı susmayı
bilmelidir…
Ben seni alamam ah
Holafira
Azığım tamtakır binitim
nalsız
Bir belde geçerim
kalacağım yok
Dostlarım bîvefa
düşmanım yalsız
YORUMLARINIZI BEKLİYORUM
İYİ OKUMALAR
0 yorum:
Yorum Gönder